Portre: Nazım Hikmet Ran
Selanik’in son valisi Hikmet Nâzım Paşa ile ilk kadın ressamlarımızdan Ayşe Celile Hanım’ın oğulları Nazım Hikmet (15 Ocak 1902 – 3 Haziran 1963), Türkiye’de ve dünyada 20. yüzyılın en önemli şairlerinden biri kabul edilir.
Türkiye’de serbest nazımın ilk uygulayıcısı olan ve çağdaş Türk şiirinin önde gelen isimlerinden Nazım Hikmet, ilk şiirini henüz on bir yaşındayken yazar, on altı yaşında ise ilk kez bir şiiri dergide yayınlanır.
Siyasi düşünceleri sebebiyle sık sık gözaltına alınır, yargı önüne çıkarılır ve ömrünün on yedi senesini hapishanelerde geçirir. Yaşamına yönelik tehditler nedeniyle yurtdışına çıkar ve bir daha çok sevdiği ülkesine dönemeyeceği göçmenlik yılları başlar. 1951’de Moskova’ya gider ve on iki yıl sonra burada hayata veda eder.
Türkiye’de bulunduğu yıllar içinde, ülkesinin siyasal ve entellektüel yaşamında aktif bir rol üstlenen Nazım Hikmet, Uluslararası Barış Ödülü başta olmak üzere dünya çapında birçok saygın ödüle layık görülmüştür. Şiirleri değerli müzisyenler tarafından bestelenmiş, hayatı çok sayıda film, belgesel ve kitaba konu olmuştur.
Nazım Hikmet’in şiirlerinden ve sözlerinden bazı alıntılar;
“Dörtnala gelip Uzak Asya’dan
Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
Ve ipek bir halıya benzeyen toprak bu cehennem, bu cennet bizim.
Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
Yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim…
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim…”“Evet. Belki umudum kalmadı geleceğimden; ama asla pişman değilim geçmişimden…”
“Pişman değilim yaşadıklarımdan, öfkem belki de yaşayamadıklarımdan.”
“Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda,
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.”“Ben bir insan
Bir Türk şairi Nazım Hikmet
Ben tepeden tırnağa insan
Tepeden tırnağa kavga, hasret
Ve ümitten ibaret…”
Bu yazıyı paylaş: