Yapay zeka araştırmalarında küresel lider konumunda bulunan OpenAI, kuruluş felsefesine sadık kalma kararı aldı. Şirket, uzun süredir tartışma yaratan kâr amaçlı yapıya geçiş planını iptal ettiğini duyurarak, yönetimin yine kurucu vakıf tarafından sürdürüleceğini açıkladı. Bu karar, özellikle sivil toplum örgütleri, hukukçular ve şirketin eski çalışanları tarafından yapılan eleştirilerle şekillenen kamuoyu baskısının ardından alındı.
OpenAI CEO’su Sam Altman, Kaliforniya ve Delaware başsavcılıklarıyla yapılan görüşmelerin ardından alınan bu kararı, şirketin resmi blogunda yayımlanan bir açıklamayla duyurdu. Altman, “OpenAI kurulduğu günden bu yana bir vakıf tarafından yönetiliyor ve bu durum değişmeyecek,” sözleriyle, kurumun kurucu ilkelerine dönüş yaptığını vurguladı.
OpenAI, 2015 yılında kar amacı gütmeyen bir kuruluş olarak faaliyetlerine başlamış, 2019’da ise “kâr sınırlı” bir LLC (Limited Liability Company) yapısıyla yatırımcı desteği almaya başlamıştı. Ancak son dönemde şirketin tamamen kâr amaçlı bir modele geçiş yaparak yüksek değerlemelerle yeni yatırımlar almayı planladığı ortaya çıkmıştı. Bu plan kapsamında Altman’a şirketin %7’sine denk gelen bir hisse verilmesi ve yatırımcılara sunulan getiri sınırının kaldırılması öngörülüyordu. Söz konusu model, OpenAI’ın değerini 300 milyar dolara çıkaracak bir yatırım hamlesiyle ilişkilendirilmişti.
Bu yeniden yapılanma, özellikle Elon Musk gibi şirketin erken dönem destekçilerinin ve bağımsız hukuk çevrelerinin tepkisini çekmişti. Musk, bu sürecin şirketin insanlık yararına yapay zeka geliştirme misyonuyla çeliştiğini savunarak dava açmıştı. Mahkeme süreci devam ederken, yargıç bazı iddiaları yeterli bularak davanın 2026 baharında jüri önüne taşınmasına karar verdi.
Yeni planda, OpenAI’ın mevcut kâr sınırlı yapısının yerini kamu yararına çalışan bir kamu şirketi modeli olan *Public Benefit Corporation (PBC)* alacak. Bu yeni yapı, vakfın kontrolü altında kalmaya devam edecek ve OpenAI’ın temel misyonu korunacak. Altman, bu dönüşümün bir satış veya devralma olmadığını, daha sade ve şeffaf bir sermaye yapısına geçiş anlamı taşıdığını belirtti.
Bu gelişmeyle birlikte OpenAI, yapay zekâ alanındaki öncü rolünü sürdürürken kurumsal yapısında da toplumsal sorumluluk ilkesine öncelik verdiğini yeniden teyit etmiş oldu.