Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından Türkiye'nin dört bir yanında gerçekleşen protestolar, yalnızca siyasi bir gündem yaratmakla kalmadı; aynı zamanda insan hakları ihlalleri ve kötü muamele iddialarını da beraberinde getirdi. Gözaltı ve tutukluluk süreçlerine dair çok sayıda şikâyet, özellikle gençler ve öğrenciler özelinde ciddi endişelere yol açtı. Bu çerçevede, avukatlar, insan hakları örgütleri ve sivil toplum temsilcileri tarafından gündeme getirilen iddialar, resmi makamlarca reddedilse de kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Avukatlardan, STK’lardan ve Barolardan Gelen İddialar
1. Fiziksel Şiddet ve Darp
İstanbul, Ankara, İzmir, Kocaeli, Adana gibi şehirlerde görevli avukatlar; ters kelepçe, tekmeleme, sürüklenme, kafa ve vücut bölgelerine darbe gibi sistematik şiddet uygulamalarının gözaltı süreçlerinde yaygın olduğunu raporladı. ODTÜ’de bir öğrencinin ayağının üzerinden TOMA’nın geçtiği, İzmir’de bir kadının kaburgasının kırıldığı, Ankara’da gözaltı aracında ışıklar kapatılarak dövülen kişiler olduğu gibi çarpıcı vakalar belgelenmeye başlandı.
2. Psikolojik Baskı ve Sözlü Saldırı
Gözaltına alınan kişilerin hakarete uğradığı, tehdit edildikleri ve korkutuldukları bildirildi. Avukatlar, bu tür sözlü şiddetin özellikle genç ve kadın şüpheliler üzerinde ciddi travma etkisi yarattığını aktardı.
3. Cinsel Taciz ve Çıplak Arama
Çıplak arama ve cinsel tacize dair en somut iddialar İstanbul ve Ankara’dan geldi. CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, bir kadının ifadesinde tacize uğradığını açıklarken, İstanbul ve Ankara barolarına en az 9 kadın bu konuyla ilgili başvuruda bulundu. İddialar arasında, kadın polislerin üstlerini zorla çıkarmaya çalıştıkları, boğazlarına bastıkları ve nefes almalarını engelledikleri yer aldı.
Cezaevi Şartları: Kalabalık Koğuşlar ve Hijyen Sorunları
Koğuşlarda Aşırı Yoğunluk
16 kişilik koğuşlarda 35 kişiye kadar tutuklunun kaldığı, tutukluların yerde yattığı, hatta mescitlerde geçici olarak uyudukları bildirildi. İstanbul’da bazı tutukluların cinayet hükümlülerinin bulunduğu koğuşlara gönderildiği, burada şiddet ve tehdit gördükleri iddia edildi.
Tıbbi İhmaller ve Hijyen Sorunları
Kaburga kırığı, kol çıkığı gibi ağır yaralanmalarla gelen tutukluların hastane yerine koğuşa gönderildiği, platin çıkmış kişilerin tedavi edilmediği bildirildi. Tutukluların beş gün boyunca hijyen malzemesi alamadığı ifade edildi.
Resmi Makamlardan Yalanlamalar
İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü
Emniyet Genel Müdürlüğü kötü muamele, çıplak arama ve cinsel taciz iddialarını “aşağılık bir yalan” olarak nitelendirdi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da “Ülkemizde çıplak arama diye bir şey söz konusu değildir” diyerek iddiaları reddetti.
Cumhurbaşkanlığı DMM Açıklamaları
Cumhurbaşkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, 22 Mart ve 3 Nisan tarihlerinde yaptığı açıklamalarda, iddiaların asılsız olduğunu belirtti.
Kaynak: BBC, Getty Images